Elie Saab Bosphorus Daveti
1 dakika okunma süresi
Uzman Diyetisyen Selahattin DÖNMEZ / 1900 yıllarda İsviçre’de keşfedilen müsli; bugün dünyanın birçok ülkesinde sağlıklı beslenmenin bir parçası olarak tüketilmektedir. Çabuk hazırlanabilen, besleyici değeri yüksek olan müslinin faydalarını bilimsel araştırmalar da desteklemekte. Çünkü müsli; sağlıklı yaşam için önemli olan tam tahıl taneleri, yulaf, kuru meyveler, sağlıklı tohumlar, kuru yemişler ve kuru meyvelerin bir arada bulunduğu kahvaltı ya da atıştırmalık olarak tüketebileceğiniz yüksek lif içeren sağlıklı öğün alternatifi. Size önerim haftada en az 3 kere kahvaltıyı müsli ile çeşitlendirmeli ancak her gün ara öğünlerden birinde süt ya da yoğurt ile karıştırarak bu sağlıklı karışımı yemeyi ihmal etmemelisiniz. Müsli hazırlarken tarçın ile lezzetlendirebilir, taze meyvelerden muz, çilek, kivi, elma ya da ayva ile serinletici bir tat yaratabilir, keten tohumu gibi özel tohumlar ekleyerek besinsel zenginliği arttırabilirsiniz.
Diyet lifinin iyi kaynağıdır: Müsli sağlık için gerekli olan farklı diyet liflerinin en önemli doğal kaynaklarından biridir. Müsli yedikten sonra midede krema haline gelir ve şişer. Böylece mide az miktarda yenilen müsli mideyi doldurduktan sonra mideyi terk edişi de çok yavaş olduğu için ilk doyum hissi hızla oluşur. Ve müslinin içindeki tam tahıllar veya yulaftaki lif çeşitleri fermentasyona uğrayarak asetat, bütirat ve propiyonat adlı yağ asitlerine ayrışır ve bu doygunluk sinyali için sihirli bileşiklerdir. Bu sayede uzun süre tok kalma kolaylaşır.
Prebiyotik etkilidir: Müslide bulunan tahıl taneleri ve badem gibi kuru yemişler prebiyotik etki göstererek bağırsaklarınızda bağışıklığı güçlendiren yararlı bakterilerin artmasını sağlayarak hastalıklara karşı direncinizin artmasını sağlar. Müslinizi eğer yoğurda karıştırarak tüketirseniz; yoğurdun probiyotik etkisi sayesinde antibakteriyel etkiyi 2 katına artırarak soğuk havalarda vücut direncinizin de azalmasını önlersiniz.
İnsülin ihtiyacını azaltır: Müsliyi kahvaltı ya da ara öğünlerde yediğinizde; bir kasede tam tahıl, kuru yemiş, yulaf ve eğer taze meyvelerden az miktarda eklediğinizde bağırsaklardan karbonhidratların emilimini azaltıp kan şekerinin de hızlı ve aşırı yükselmesini de kontrol altında tutmuş olursunuz. Ve müsli içindeki diyet lifleri bağırsaklarda parçalandıktan sonra pankreasa insülin salgılayarak, sinyalini de hızlandırarak kan şekerinin hızlı yükselmesini önleyecek etkiye sahiptir.
Antioksidan kaynağıdır: Müsli doğal kolesterol düşmanıdır. Kalbe zarar veren kötü huylu kolesterolün düşürülmesini sağlayan diyet lifleri ve polifenol adlı antioksidanlardan zengindir. Satın aldığınız müsliye ceviz parçaları eklerseniz daha hızlı kan kolesterolünüzün azalmasına yardımcı olursunuz. Müslide bulunan viskoz diyet lifleri ayrıca kolesterollerin yapısına bağlanarak vücuttan da atılmasını sağlayan sihirli besin bileşiklerinden de çok zengindir. Uygun miktarda müsli gibi rafine edilmemiş tahılları düzenli yeme kalp krizi geçirme riskini de % 26 kadar azaltmaktadır.
Bağırsak çalıştırıcıdır: Müsli kalori yoğunluğu düşük ve ağızda çiğneme ile yavaş yemeyi de sağlayan sağlıklı bir yiyecektir. Ve bu yavaş yeme müslinin yemek borusundan geçiş hızını da yavaşlatarak mideye basınç yaratacak şekilde inmesini önler ve reflü oluşumunu önler. Yüksek lif içeriği sayesinde safra kesesinde taş oluşumunu engeller, bağırsaklarda dışkının hacmini arttırarak tüm toksik maddelerin atımını kolaylaştırır. Aynen tahıl gevreklerinde olduğu gibi müslide de bulunan çözünür ve viskoz lifler bağırsaklarda iltihaplı hastalıkların oluşmasında da kalkan gibi koruyucu etkisi bulunur.