Pandemi sürecinden sanat piyasası nasıl etkilendi? Galerici izleğinden anlatabilir misiniz?
Pandemi sürecinden her türlü ekonomik krize karşı çok hassas olması sebebiyle sanat dünyasının da büyük darbe aldığını söylemeliyiz. Birçok uluslararası fuar ya iptal oldu ya da ertelendi. Bu da tabii fuarcılar için olduğu kadar satışlarının büyük kısmını fuarlar üzerinden yapan galeriler için de çok zor bir döneme girdiğimizin işareti. Ancak daha da önemlisi hem koleksiyoner hem de izleyiciyle ilk iletişim ve temas noktamız olan galeri mekanlarımız iki ay boyunca kapalıydı, bu da bütün galeriler için zor bir süreç oldu.
Pek çok sergi dijitale taşındı. Sizce dijitalleşme pandemi karşısında üretilen bir çözüm mü? Yoksa sürdürülebilirliği var mı? Pandemi sonrasında da dijital sergilerle karşılaşmayı beklemeli miyiz?
Biz de global olan bu eğilimle şu anki sergimiz, Antonio Cosentino’nun “Jpeg Takımadaları”nı dijitalleştirdik. Ancak bu ne kalıcı ne de sürdürülebilir bir çözüm. Mekandaki fiziksel deneyim eserin algılanması ve deneyimlenmesi için elzem. Mutlaka pandemi sonrasında dijital sergiler de devam edecektir çünkü bu dönemde aslında dijitalin gündelik operasyonlarımıza ek olabilecek ve onları destekleyecek önemli bir araç olduğunu görmüş olduk.
Sanat piyasası pandemi sonrasında nasıl bir yol izleyecek? Toparlanmak için hangi stratejilere başvuracak?
Sanat piyasasının eskisi kadar global ve hızlı olamayacağı kesin, en azından bir süreliğine. Bu noktada daha yavaşlamaya ama yavaşlarken de derinleşmeye, yerel ile bağlarını güçlendirmeye başlayacağını öngörüyorum. Dijital ve sosyal medya görünürlük açısından önemli rol sahibi olacak ancak satışların hızlıca buraya kayacağını düşünmüyorum, koleksiyonerlerin de galerinin de önce bir bu yeni düzene alışması gerekecek.
Pandemiden en çok etkilenenler bağımsız sanatçı ve kurumlar diyebilir miyiz? Normalleşme sürecinde onların izlemesi gereken yol nedir sizce?
Kesinlikle diyebiliriz. Bu süreçte sanırım onların izlemesi gereken yol dışında, devletin ve büyük kurumların, şirketlerin, koleksiyonerlerin izlemesi gereken yol hakkında konuşmamız gerekiyor. Bağımsız sanatçıların ve kurumların bu dönemde büyük desteğe ihtiyacı olacak, bu desteği sağlama ya da sağlayacak düzenekleri kurma görevleri ise devlete, Almanya örneğinde olduğu gibi, ya da daha büyük kurumlara düşecek.
Pandemi döneminde fuarlarla ilgili farklı gelişmeler oldu. Örneğin, bazı fuarların çevrimiçi alanda eser sergilediklerini ve aktif duruma geldiklerini gördük. Fuarların gelişimiyle ilgili düşünceleriniz neler? Müzeler, galeriler açısından fuarların çevrimiçi alanda aktif duruma gelmesi nasıl bir etki yaratır?
Katıldığımız fuarlardan Art Basel Hong Kong ve Art Dubai bir sonraki seneye ertelenmelerini takiben galericileri ve koleksiyoneri mağdur bırakmamak adına çeşitli çevrimiçi çözümler geliştirdi. Bunların o dönemde pek yeterli olmadığını gördük. Fuarların buna fiziksel bir fuar deneyiminin boşluğunu dolduran bir çözüm olmaktansa, fuarı ve katılımcılarını destekleyecek platformlar olarak bakması lazım. Özellikle seyahatin azalacağı bu dönemde, bu platformlar, eğer iletişim açısından düzgün çözümler sunarsa, yeni uluslararası ilişkilerin kurulmasına tabii ki ön ayak olabilir.
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak ve mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için
tıklayınız.