İstanbul'un dönüşüme uğrayarak tekrar gastronomi tutkunlarıyla buluşan adresi Beca, Tribeca'nın binasında hizmet veriyor. Şık bir mimari ve atmosferiyle konuklarıyla buluşan Beca, misafirlerine eklektik lezzetler sunuyor. Beca'da pizza fırınında hazırlanan pizzalar, makarnalar, lezzetli başlangıç ve ana yemek çeşitleri mevcut. Ayrıca menüde yer alan edamame, spring roll, burrata gibi klasik başlangıçların yanında, trüf soslu ponzu mantar ve yeşil peynirli jalepeno soslu karnabahar dikkat çeken lezzetlerden. İstanbul'un yeni eklektik mutfağı, gastronomi tutkunlarını bekliyor.
Galataport İstanbul'da yer alan Kitten Delicatessen & Bistro'nun, şık dekorasyonuna sıra dışı sunumları eşlik ediyor. Dünya lezzetlerini kendine göre yorumlayan mutfak şefi Bülent Tufan ve ekibinin hazırladığı menüde şarküteri ürünleri, ekşi mayalı lezzetler, pizza ve salata seçenekleri bulunuyor. Tatlılarda ise Brownie, San Sebastian, Tiramisu ve New York Lotus Cheesecake yer alıyor.
İstanbul'un sanat noktalarından biri olan Atatürk Kültür Merkezi, Divan Brasserie Fuaye'ye ev sahipliği yapıyor. Yazın kapılarını açan Divan Brasserie Fuaye yeni konseptiyle; özel menüsü, yenilikçi sunumları, modern mimarisi, fark yaratan ambiyansıyla farklı bir deneyim sunuyor. Divan Brasserie Fuaye, gösteriden önce keyifli bir akşam yemeği ya da sonrasında eşsiz manzara eşliğinde geceyi tamamlamak için sanatla iç içe özel gastronomi deneyimleri sunuyor. İstanbul'un kalbinde yer alan Divan'ın yeni mekanı; menüsü, müzik ve sanat enstalasyonları, canlı müzik etkinliklerinin yanı sıra, eşsiz manzaralı terası ile misafirlerini fuayede buluşmaya davet ediyor.
Galata'nın yeni lezzet duraklarından biri olan I guru Cafe Lounge'a uzanıyoruz. Ecole St. Pierre Hotel bünyesinde açılan I guru Cafe Lounge, tarih ve kültürün esintileriyle lezzeti bir arada sunuyor. Tasarımında Kitchen-ist imzasını taşıyan mekanın konseptinde tarihin izlerini görmek mümkün. Nihat Sancar'ın Executive Chef olarak yer aldığı I guru cafe lounge; imza içecekleri, yemekleri, Dj performansları ve çeşitli etkinlikleriyle lezzet ve keyif tutkunlarını Galata Kulesi'nin arka bahçesinde ağırlamayı bekliyor.
İstanbul Boğazı'nın Avrupa kıyısında yer alan Mandarin Oriental Bosphorus, bünyesine yeni bir restoran ekledi. Olea & The Bar adını taşıyan restoran, geleneksel İtalyan lezzetlerini Boğaz manzarası eşliğinde misafirlerine sunuyor. İsminin kökleri Latince'ye dayanan ve zeytin anlamına gelen Olea, başlangıçlardan makarnaya, risotto'dan ana yemeklere misafirlerini İtalya'nın tüm bölgeleri arasında bir lezzet yolculuğuna çıkarıyor. Executive Şef Fabio Brambilla yönetimindeki restoranın ana yemekleri arasında yer alan Datterini domatesi ile hazırlanan salsa sosu ile kağıtta yabani levrek, on aylık parmesan ile lezzetlendirilmiş ve kuşkonmazla servis edilen ızgara biftek, ağır ateşte pişirilmiş ahtapot yahni yer alıyor. Menüde yer alan tiramisu, panna cotta, galeto gibi geleneksel tatlılar ise İtalyan lezzet yolculuğunu en üst noktada tamamlıyor. İstanbul Boğazı'nın kalbinde şık ve seçkin bir ambiyansta Olea & The Bar, misafirlerini bekliyor.
Geçtiğimiz yıl İstanbul'un tarihi buluşma noktalarından Fişekhane'de kapılarını açan Ferida Brasserie, misafirlerine gastronomi deneyimi yaşatıyor. Stabil bir menüsü bulunmayan Ferida Brasserie, listesine sürekli olarak yeni tatlar ekliyor. Türkiye'de Brasserie kavramına yeni bir vizyon getirdiklerini söyleyen Ferida Brasserie kurucularından Orhan Özbayrak, "Türkiye'de Brasserie kavramının sadece Amerikan ya da İtalyan mutfaklarından ibaret olmadığını ispatlamış olduk. Artık Balkan lezzetleri de 'Fine Dining' kategorisine giriyor. Kısa sürede Ferida müdavimleri oluştu. Yeni tatları deneyimlemek müdavimlerimiz için ayrı bir keyif haline geldi" diyor. Makarna menüsünü tamamen değiştiren Ferida Brasserie, 24 saat özel sosunda dinlendirilmiş kaburga etli makarna, mürekkep balığı soslu makarna ve deniz mahsullü makarnalar konusunda oldukça iddialı. Tavuk menüsünde de değişiklikler yapan Ferida Brasserie, misafirlerine hem lezzetli hem de keyifli bir gastronomi deneyimi sunuyor.