ALEM TALKS! TUVANA BÜYÜKÇINAR DEMİR & HAZAL KAYA

Tuvana Büyükçınar Demir ve Hazal Kaya karantina döneminde 'çocuklar, projeler ve hayat' üzerine keyifli bir sohbet gerçekleştirdi.

6 Mayıs 2020 Çarşamba 13:39 | Son Güncellenme:
7 dakika okunma süresi

Tuvana Büyükçınar Demir: Çok garip bir enerjin var Hazal, bunu itiraf ederek başlamak istiyorum. ​Ben, etrafımda güneş saçan kadınlardan ilham alan biriyim. Anlat, nereden geliyor bu enerjin? Çok mutlu bir çocukluk geçirmiş olman mı, sevgiyle büyütülmüş olman mı seni bu kadar doğal biri yapıyor?

Hazal Kaya: Çok teşekkür ederim, bir kere o senin güneşin. Samimiyet ve gerçeklik çok önemli değerler. Türk izleyicisi bu manada çok profesyonel. İzlediği şey ne kadar gerçek ne kadar yalan teknik olarak tam tespit edemese de bir şekilde farkına varıp muhakkak belli ediyor. Annem sağ olsun hiçbir zaman şana şöhrete uçmama izin vermedi, hep ayaklarım yere basmak zorunda kaldım çünkü çok küçük yaşta başlamıştım. Ben insanlar ile hep gönül bağı kuruyorum. Sanırım bu yansıyor insanlara.

T.B.D: Anne olmak seni değiştirdi mi? Çok merak ediyorum rutinin nasıl geçiyor? Çocuğun sana nasıl sinyaller veriyor? Ben, kendi oğlum Aslan’ı hatırlıyorum da ilk altı ayındaki ciddiyeti, bakışları bugün hala aynı. Eminim seninki de sana çok tüyolar veriyordur.

H.K: Bir kere benim söylemek istediğim bir şey var, senin oğlun Aslan hayranlık derecesinde sevdiğim enerjisi yüksek bir çocuk. Anne olmadan hatta evlenmeden önce de erkek olursa Aslan gibi olsun derdim. Anneliğe gelince, kadınların çok baskı altında kaldığını düşünüyorum. Emzirebiliyor musun, sütün geliyor mu gibi bir sürü soruya maruz kalıyoruz. Herkes anne olmak zorunda değil, herkes anne olmayı istemek zorunda değil. Bu kimseyi daha az kadın yapmaz. Bu benim tercihim, ben anne olmayı çok istedim. Oğlum Fikret doğduktan sonra daha da ağlamaklı oldum. Çocukların duygularına karşı daha hassas oldum. Hamile olduğum süreçte çok fazla şey okudum. Oğlumun duygusal gelişimi benim için çok önemli. Başka birinin duyguları ile bu kadar ilgili olmak, her an nereye baktığı ile ilgilenmek inanılmaz. Yanlış bir tepki mi verdim, öyle deme, böyle yapma derken çünkü biliyorum ki bir an onda travma yaratır diye perişan oluyorum.

T.B.D: Oğlun Fikret ile iletişiminiz nasıl peki? Bu dönemde annelere tavsiyelerin var mı?

H.K: Bebeğim çok küçük olduğu için şu an sadece D vitamini ve ara ara da probiyotik veriyorum. Annem kanseri atlattığı için biz zaten evde sağlıklı beslenmeye çalışıyoruz. Mümkün olduğunca mevsim sebzeleri tüketiyoruz. Yediğime içtiğime çok dikkat ediyorum, içeriklerini okuyorum. Hipoglisemi problemim var, glutensiz beslenmeye çalışıyorum. Oğlum daha beş aylık olmasına rağmen kendisini net ifade ediyor, ben çok şaşırıyorum. Dünya müzikleri dinletiyorum. Mesela şimdi kendisi seçiyor beğenmiyorsa ağlıyor, tepki veriyor, çığlık atıyor. Sonra başka bir şeye geçiyoruz. Komik bir çocuk belli ki net bir insan olacak. Neyi isteyip neyi istemediğini bilecek.

 

T.B.D: Setlerin değişimi ve dönüşümü ne yönde olacak, tahminlerin neler? Projelerin geleceğini nasıl görüyorsun, setler ne zaman başlayacak sence?

H.K: Hiçbir fikrim yok açıkçası. Yazın çekilmesi planlan bir sinema filmim vardı benim, tabii ki durduk. Ne zaman başlarız, yapımcılar ne yapıyor, aralarında ne konuşuyor bilmiyorum. Bizim setler çok kalabalık en az 100 kişi oluyoruz sette. Şehrin her yerinde kalabalık yerlere de girip çıkan ekipleriz. O yüzden özellikle set çalışanları için çok riskli bu virüs hadisesi.

T.B.D: Önümüzdeki süreç neler gösterecek peki, sen neler düşünüyorsun?

H.K: Bu farkındalığımız benim çok hoşuma gidiyor. En son ‘’Sıfır Atık Ev’’ diye bir kitap okumaya başlamıştım. Bir dönem, ‘’Ne kadar fazla tükettiğimiz’’ üzerine fazlasıyla kafa yoruyordum. Karantina öncesinde hepimiz bir koşuşturma halindeydik, kafamızda sürekli yapılması gereken işler vardı. Eve kapanma durumu hem birbirimize hem de atıklarımıza daha çok dikkat etmemize sebep oldu. Hayat bizi her şeyin hatta atığın bile daha az zararlısına yönlendirdi. Doğa için bir fırsat oluştu. Çok zor durumda aileler, çocuklar, insanlar var. Bu durumlarla ilgilenmeye vakit bulamayanların yaşadığımız şu dönemde yardıma muhtaç insanlara, çocuklara yardım ettiğini görüyorum. Bu durum beni çok mutlu ediyor. Böyle biraz kendime döndüm aydınlandım değil, biraz dışa döndüm insanların dertlerini hissetmeye, görmeye başladım diyenler beni çok mutlu ediyor.

 

EN ÇOK OKUNANLAR

Arzu Nesnesi: Hailey Bieber'ın Rhode Telefon Kılıfı

Arzu Nesnesi: Hailey Bieber'ın Rhode Telefon Kılıfı

1 dakika okunma süresi
Deva Cassel'ın En İyi 10 Stil Görünümü

Deva Cassel'ın En İyi 10 Stil Görünümü

1 dakika okunma süresi
Mayıs Ayı Burç Yorumları

Mayıs Ayı Burç Yorumları

20 dakika okunma süresi
Özge Gürel ile Dubai Keşfi

Özge Gürel ile Dubai Keşfi

16 dakika okunma süresi
“Challengers” Filmi İncelemesi

“Challengers” Filmi İncelemesi

14 dakika okunma süresi

DAHA FAZLASI

Mina Dilber'in 2024 Yılı Dilekleri

Mina Dilber'in 2024 Yılı Dilekleri

Pervin Ersoy ile Mardin Turu

Pervin Ersoy ile Mardin Turu

Hikayesiyle İlham Veren Kadınlar

Hikayesiyle İlham Veren Kadınlar

Mine Kalpakçıoğlu'nun Antrenman Rutini

Mine Kalpakçıoğlu'nun Antrenman Rutini

Mandarin Oriental Bosphorus, Istanbul'dan “MO Talks Serisi”

Mandarin Oriental Bosphorus, Istanbul'dan “MO Talks Serisi”

Hilal Altınbilek ve Onur Tuna Hakkında Bilinmeyenler

Hilal Altınbilek ve Onur Tuna Hakkında Bilinmeyenler

Özge Gürel ile Dubai Keşfi

Özge Gürel ile Dubai Keşfi

Ebru Zeynep Altay x Alaluxa ile Yılbaşı Menüsü

Ebru Zeynep Altay x Alaluxa ile Yılbaşı Menüsü

Gamze Aktaş ile Yeni Yıl Kutlaması

Gamze Aktaş ile Yeni Yıl Kutlaması

Güneş Mutlu Mavituncalılar'ın 2024 Yılı Dilekleri

Güneş Mutlu Mavituncalılar'ın 2024 Yılı Dilekleri

Ünlü Erkeklere İlham Veren Kadınlar

Ünlü Erkeklere İlham Veren Kadınlar

Zeynep Tuğçe Bayat Hakkında Bilinmeyenler

Zeynep Tuğçe Bayat Hakkında Bilinmeyenler