“Challengers” Filmi İncelemesi
14 dakika okunma süresi
Dünyanın en büyük hava taşıtı’ olma özelliğini taşıyan Airlander 10’in dikkat çekici yolcu kabini, hava yolculuğuna farklı bir perspektiften yaklaşarak yeni olanaklar sunuyor. İlk bakışta bir zeplini andıran uçağın alışılmışın dışındaki iç mekan tasarımı ise beklentileri oldukça yükseltiyor. Airlander 10 yolcularını, özel banyolu lüks yatak odalarının yanı sıra, geniş Infinity Lounge’da ufuk çizgisine uzanan muhteşem bir manzara bekliyor. 18 kişi kapasiteli Altitude Bar ise ‘fine dining’ keyfini yaşayabileceğiniz bir restoran-bar imkanı sunuyor.
Hybrid Air Vehicles Limited’ın CEO’su Stephen McGlennan, “Günümüzde uçak yolculukları, A noktasından B noktasına mümkün olan en kısa sürede gidebilmeyi odağına alıyor. Bizim sunduğumuz şey ise, bu yolculuğu keyifli bir hale getirmeyi amaçlıyor” diyor ve Airlander 10’in uçak yolculuğuna dair tüm bildiklerimizi değiştireceğine inanıyor. Herhangi düz bir yüzeyden havalanıp, iniş yapabilen Airlander 10, aynı zamanda havaalanları gibi geleneksel altyapı ihtiyacını da ortadan kaldırıyor. Haliyle bu durum, mevcut ulaşım olanaklarıyla gidilemeyen yerlere lüks keşifler yapmak üzere fırsatlar yaratıyor ve bir bakıma ‘deneyimsel seyahat’ kavramına son noktayı sunuyor.
Günümüzün havacılık şartlarında mevcut olan özelliklerden farklı olarak benzersiz bir ortam yaratan Airlander’ın yeni kabin tasarımı, Design Q’nun genç tasarımcılardan oluşan harika ekibinin imzasını taşıyor. Oldukça geniş bir iç mekana sahip olan Airlander’ın kabini, bir Airbus A320’den bile daha büyük. Bu geniş alan, Design Q ekibinin benzersiz özellikteki detayları kullanabilmesine ve lüks seyahat anlayışını yeniden tanımlayan deneyimler yaratmasına olanak sağlamış. Hybrid Air Vehicles Limited (HAV) ve Design Q, Airlander’ın kabin tasarımı için iş birliği yapmış ve süreç boyunca mühendisler tarafından yönlendirilmiş. Bu iş birliği sayesinde de ortaya sektörde ilkler yaşatan bir tasarım ortaya çıkmış. Çalışmalarına devam eden HAV ve Design Q’nun yıl sonuna doğru yapmayı planladığı yeni duyurular merak konusu.
Airlander 10’in en karakteristik özelliklerinden biri de, uçuş esnasında dünyayı yolcuların ayakları altına serecek cam bir zemine sahip olması. Her ne kadar yükseklik korkusu olanları ürkütecek bir detay gibi görünse de, bu haberin uçuş tutkunlarını heyecanlandıracağı kesin. Gerçek anlamda uçan bir helyum balonu olan Airlander, 91 mph’lik hız limiti ile bildiğimiz uçaklardan çok daha yavaş hareket ediyor. Buna karşılık bir A380, 560mph’lik hızda seyahat edebiliyor. Tabii burada hızdan ziyade gökyüzünde geçirilen kaliteli zamanın altını çizmekte fayda var. Bu yavaşlık, Airlander’ın yakıt takviyesi almadan beş gün boyunca havada asılı kalmasına imkan veriyor.