ERRİN KANÇAL VE NAZ YOLOĞLU İLE TASARIM ÜZERİNE

İki genç tasarımcı olarak Brüksel’de gerçekleşen ‘Collectible’ fuarında Türkiye’yi temsil etme gururunu yaşayan Errin Kançal ve Naz Yoloğlu ile bir araya gelerek tasarım yolculuklarını ve fuar için hazırladıkları koleksiyonları konuştuk.

13 Mart 2019 Çarşamba 12:51 | Son Güncellenme:
6 dakika okunma süresi

Berin SOMAY – berin.somay@alem.com.tr / Portre fotoğrafı: Ertan DEMİRBİLEK, Ürün fotoğrafları: Işıdan ŞAHİN

Bundan 10 yıl önce ortak arkadaşları sayesinde tanışan ve geçen sene Salone del Milano Ventura Future’de yolları tekrar kesişen Errin Kançal ve Naz Yoloğlu, yaratıcı düşüncelerini sanat ve tasarım dünyasına yansıtan iki yetenekli isim. Naz Yoloğlu, hem mimar hem de tasarımcı olarak ‘Naaz’ markası altında sanatsal mobilya ve objeler tasarlarken, Errin Kançal ise ürün tasarımları, enstalasyonlar ve duvar resimleri yapıyor. Bu yıl 14-17 Mart arasında ikinci kez gerçekleşen ‘Collectible’ adlı tasarım fuarına katılan Yoloğlu ve Kançal’ı, gelin daha yakından tanıyalım. 

Tasarım yolculuğunuz nasıl başladı?
Naz Yoloğlu: Londra’daki Central Saint Martins College’da mimarlık eğitimimi tamamladıktan sonra iç mimar olarak uzun bir süre çalıştım. Bu sırada malzemeye dokunarak limitlerini öğrenmek amacıyla farklı üniversitelerde mermer ve ahşap oyma, cam, seramik, metal gibi atölyelere katıldım. İç mimarlık yaparken, çoğu mobilyayı özel detayları ve malzemeleriyle kendim tasarlayarak üretirdim. Bu süreç, beni koleksiyonu yapılabilir sanatsal mobilyalar tasarlamaya itti.
Errin Kançal: Ailem sanatla alakalı düşünebileceğiniz her alanda bana destek oldular. Keşfetmem için her türlü el sanatlarını önüme sundular. Sanatla kendimi ifade etmek bir tutku ya da hobiden fazlasıydı. Sanat, benim iletişim tarzımdı. Üniversitede seçeceğim yola karar verme zamanı geldiğinde, sanatsal eğilimimin üzerine gitmem gerektiğini biliyordum. Okulda aldığım tasarım dersleri ise yepyeni bir dünyanın kapılarını açtı benim için. Ellerimle iş yapmayı seviyor olmam, beni tasarımla tanıştırdı diyebilirim. Chicago’da okuldaki başarılarım da bana tasarım alanında bir sürü kapı açtı. 

Tasarım felsefeniz nedir?
N.Y: Etrafımızdaki objelerle ayrı bir bağ kurduğumuza ve bir parçamızı yansıttıklarına inanıyorum. Kişiliğimizden bir iz gibiler. Farklı, ruhu olan, içimizde bir duyguyu uyandıran, kişisel olan her şey benim için güzelliği ifade ediyor. 
E.K: Hayal gücü, tasarım için çok önemli. Sanat ve tasarımın gücüne inanıyorum. İnsanlara çalışmalarımla duygusal olarak dokunabilmeyi ve onlara farklı bir bakış açısı kazandırabilmeyi umuyorum. 

İşlerinizi ve tasarım stilinizi nasıl tanımlarsınız?
N.Y: Yarattığım objelerde birbirinden farklı, zıt denebilecek olgular, algılar ve duygular aynı anda bir arada yaşıyor diyebilirim. Bazen bir hikaye, bazen bir form, bazen bir doku, bazen bir duyudan yola çıkıyorum. Bu bakış açısıyla objeler zamansız, herhangi bir moda akımına dahil olmayan, eşsiz ve duyusal heykellere dönüşüyor. Sanat, yaşama dahil oluyor. Bana göre günlük hayatımıza sanatı katmak, dokunulan, yaşanan ve zamanla güzelleşen objelerle birlikte yaşamak bir zevk, bir tutku, özel bir ayrıcalık. 
E.K: Geleneklerden, tarihten ve seyahatten çok ilham alırım. Buralardan aldığım ilhamı, tasarımlarımın hikayesine dahil etmeye çalışırım. Doğal malzemelerle çalışmayı seviyorum. Bu, bazen de endüstriyel bir his veriyor tasarımlarıma. Sade, modern ve temiz çizgiler kullanırım. Tasarımlarımın hafif ve uyarlanabilir olmasına dikkat ediyorum. 

Peki ikili olarak yollarınız nasıl kesişti?
N.Y: Biz çok sevdiğimiz ortak bir arkadaşımız sayesinde 10 sene önce üniversite hazırlık zamanlarımızda tanışmıştık. Yollarımız geçen sene, Salone del Milano Ventura Future’de tekrar kesişti ve Collectible fuarına iki genç tasarımcı olarak beraber katılmaya karar verdik.


Bize yakın zamanda katılacağınız Collectible fuarını anlatır mısınız? Collectible’a nasıl dahil oldunuz?
E.K: Collectible, geçtiğimiz yıl ilk defa Brüksel’de düzenlendi. Collectible için, mükemmel işçiliğe sahip sanatsal mobilya ve objeleri öne çıkaran bir tasarım fuarı diyebiliriz. Seri üretim yapan markalar yerine, yeniliği ve farklılığı gösteren, niş bir fuar. Ayrıca Belçika’nın sanat dünyasında çok özel bir yeri var. Collectible fuarına başvuru daveti aldığımızda, buna birlikte katılmalıyız diye düşündük. Sonrasında konseptimize karar vererek başvurduk ve kabul edildik! 

RÖPORTAJIN TAMAMI ALEM'DE!

EN ÇOK OKUNANLAR

“Challengers” Filmi İncelemesi

“Challengers” Filmi İncelemesi

14 dakika okunma süresi
Deva Cassel'ın En İyi 10 Stil Görünümü

Deva Cassel'ın En İyi 10 Stil Görünümü

1 dakika okunma süresi
Özge Gürel ile Dubai Keşfi

Özge Gürel ile Dubai Keşfi

16 dakika okunma süresi
Mayıs Ayı Burç Yorumları

Mayıs Ayı Burç Yorumları

20 dakika okunma süresi
Anadolu'nun 500 Yılı Beymen'in "Golden Opulence" Belgeselinde

Anadolu'nun 500 Yılı Beymen'in "Golden Opulence" Belgeselinde

1 dakika okunma süresi

DAHA FAZLASI

Gamze Aktaş ile Yeni Yıl Kutlaması

Gamze Aktaş ile Yeni Yıl Kutlaması

Pervin Ersoy ile Mardin Turu

Pervin Ersoy ile Mardin Turu

Gül Kamar x Roberto Bravo

Gül Kamar x Roberto Bravo

Hilal Altınbilek ve Onur Tuna Hakkında Bilinmeyenler

Hilal Altınbilek ve Onur Tuna Hakkında Bilinmeyenler

Özlem Temponi'nin 2024 Yılı Dilekleri

Özlem Temponi'nin 2024 Yılı Dilekleri

Olivier Reza ile Soru-Cevap

Olivier Reza ile Soru-Cevap

Galler Prensesi Kate Middleton'a Ne Oldu?

Galler Prensesi Kate Middleton'a Ne Oldu?

Zeynep Tuğçe Bayat Hakkında Bilinmeyenler

Zeynep Tuğçe Bayat Hakkında Bilinmeyenler

Özge Gürel ile Dubai Keşfi

Özge Gürel ile Dubai Keşfi

Ebru Zeynep Altay x Alaluxa ile Yılbaşı Menüsü

Ebru Zeynep Altay x Alaluxa ile Yılbaşı Menüsü

Ünlü Erkeklere İlham Veren Kadınlar

Ünlü Erkeklere İlham Veren Kadınlar

Yılbaşı Sofrası İlhamı: Talya Sever ve Ela Şener

Yılbaşı Sofrası İlhamı: Talya Sever ve Ela Şener