Küçülmekten Korkma: Çocuğun Ayrışma Cesareti

Bir sabah çocuğunuz kendi montunu giymek isteyebilir. Düğmeleri yanlış ilikler ama “Yardım etme, ben yaparım.” der. O anda kalbinizin bir köşesinde bir sızı hissedebilirsiniz. Aslında bu gururla karışık bir hüzündür. Çünkü o küçücük “Ben yaparım” cümlesi, aslında bir ayrılığın başlangıcıdır.

YAZAR: Neslihan Gülten
1 Kasım 2025 Cumartesi 10:51 | Son Güncellenme:
6 dakika okunma süresi

Ebeveynliğin görünmeyen çizgisi, "tutmak" ve "bırakmak" arasında uzanır. Doğduğunda çocuğu kollarımızda tutarız; büyüdükçe, yavaş yavaş, kollarımızı gevşetmemiz gerekir. Fakat bir ebeveyn için "bırakmak" bazen zordur. Çünkü bırakmak, aynı zamanda küçülmektir. Bir zamanlar çocuğunun merkezinde olan anne ya da baba, giderek çevreye çekilir. Çocuk kendi dünyasını kurarken, ebeveyn onun gölgesinde değil, arka planında kalır.

Psikanalist Margaret Mahler, bu süreci "ayrılma-bireyleşme" olarak adlandırır. Ona göre doğum biyolojik bir ayrılıktır; ama asıl doğum, ruhsal ayrılıkla gerçekleşir. Bebek, dünyaya geldikten sonra da uzun süre annesiyle bir bütünlük hissi yaşar. Yavaş yavaş, annenin ayrı bir varlık olduğunu fark etmeye başlar. Bu farkındalık, hem güven verici hem de sarsıcıdır. Ayrılma sancılıdır, ama büyümenin ön koşuludur.

Winnicott ise bu sürecin duygusal çerçevesini "holding" yani tutma kavramıyla açıklar. Yeterince iyi bir ebeveyn, çocuğunu hem fiziksel hem ruhsal olarak "tutar"; duygularını taşır, taşar ama yıkılmaz. Ancak tutmak tek başına yetmez. Gelişimin bir sonraki adımı, bırakabilmektir. Winnicott'un deyişiyle: "Ebeveyn çocuğunu tutmayı öğrendikten sonra, yavaş yavaş bırakmayı da öğrenmelidir."

Tutmanın sıcaklığı kadar bırakmanın ferahlığı da çocuğun benliğini şekillendirir. Çünkü çocuk, ancak kendi adımlarını atmaya başladığında "ben kimim?" sorusunu sormaya cesaret edebilir. Aşırı korunan, hep kollanan, her duygusu ebeveyni tarafından regüle edilen bir çocuk, kendi benliğini keşfetmekte zorlanır. Mahler'in dediği gibi, "ayrılma olmadan bireyleşme olmaz."

Modern ebeveynlik ise bu ayrılığı çoğu zaman suçlulukla karıştırıyor. Çocuğun zorlanmasına izin vermek, yalnız kalmasına tahammül etmek, çoğu anne-baba için sevgiye aykırıymış gibi geliyor. Oysa psikanalitik açıdan sevgi, çocuğu sürekli kucakta taşımak değil, kendi ayakları üzerinde durabileceği bir iç dengeyi ona armağan etmektir. Gerçek destek, çocuğun düşmesine izin verebilmektir, çünkü o düşüş, kendi dengesini bulmasının başlangıcıdır.

Bu süreçte ebeveynin yaşadığı iç çatışma derindir. Çocuğun bağımsızlaşması, ebeveynin görünmez biçimde "küçülmesi" anlamına gelir. Artık çocuk, kendi kararlarını verir, arkadaşlarını seçer, hatta bazen bize ihtiyaç duymadığını söyler. Bu cümleler bıçak gibi keskin gelebilir, ama aslında bir olgunlaşma işaretidir. Çocuğun büyümesi, ebeveynin kendi narsisistik beklentilerinden vazgeçmesini, yani kendi "ideal ebeveyn" imgesini bırakmasını gerektirir. Bu da, hem kayıp hem de kabullenme sürecidir.

Küçülmek, kaybolmak değildir. Psikanalitik açıdan, ebeveynin küçülmesi çocuğun büyümesine alan açar. Bir zamanlar çocuğun tüm dünyasını dolduran figür, yavaş yavaş geri çekilerek ona kendi alanını bırakır. Ve bu geri çekilme, aslında bir sevgi biçimidir. "Artık seni kontrol etmiyorum ama hep buradayım." mesajıdır. Belki de ebeveynliğin en olgun hali, çocuğuna verdiği o görünmez güvencedir: "Seni bıraktım, ama düşersen tutacak biri yine var." Çünkü çocuğun özgürleşmesi, ebeveynin yokluğuyla değil, varlığının sürekliliğiyle mümkündür.

Çocuk kendi hayatının merkezine geçtikçe, ebeveyn kenara çekilir; ama o kenar, hâlâ sevgiyle doludur. Küçülmek, oradan kaybolmak değil; sessiz bir güçle yerini korumaktır. Her çocuk kendi yoluna çıkarken, arkasında bir "yeterince iyi" ebeveynin sessiz sevgisini taşır. Ve her ebeveyn, o çocuğun uzaklaşan adımlarında, kendi emeğinin yankısını duyar. Bir çocuk, kendisini bırakabilen bir ebeveynin kollarında değil, kalbinde büyür. Ve belki de ebeveynliğin en olgun hali, tam da budur: küçülmekten korkmamak.

EN ÇOK OKUNANLAR

Evrensel Moda Dili

Evrensel Moda Dili

2 dakika okunma süresi
Yılın Trendi: Doğal Saç Şekillendirme

Yılın Trendi: Doğal Saç Şekillendirme

9 dakika okunma süresi
Bong Joon-ho'nun En İyi Filmleri

Bong Joon-ho'nun En İyi Filmleri

9 dakika okunma süresi
Kaderin Kesiştirdiği İki Hayat

Kaderin Kesiştirdiği İki Hayat

1 dakika okunma süresi
Netflix'te İzlemeniz Gereken 14 Müzikal Film

Netflix'te İzlemeniz Gereken 14 Müzikal Film

13 dakika okunma süresi

DAHA FAZLASI

Moda Sahnesinden Güzellik Evrenine

Moda Sahnesinden Güzellik Evrenine

2025 Oscar Töreni'nde Yandan Ayrılmış Saç Modası

2025 Oscar Töreni'nde Yandan Ayrılmış Saç Modası

Austin Butler YSL Beauty'nin Yeni Marka Elçisi Oldu

Austin Butler YSL Beauty'nin Yeni Marka Elçisi Oldu

Ses Banyosu Hakkında Bilmeniz Gereken Her şey

Ses Banyosu Hakkında Bilmeniz Gereken Her şey

New York'un Parfüme Dönüşen Ruhu

New York'un Parfüme Dönüşen Ruhu

Mevsim Geçişlerinde Bağışıklığı Güçlendiren İpuçları

Mevsim Geçişlerinde Bağışıklığı Güçlendiren İpuçları

Işığın ve Gölgenin Buluştuğu Koku

Işığın ve Gölgenin Buluştuğu Koku

Anneler Günü İçin En Özel 10 Parfüm Önerisi

Anneler Günü İçin En Özel 10 Parfüm Önerisi

Khloe Kardashian'da Hangi Estetik İşlemler Var?

Khloe Kardashian'da Hangi Estetik İşlemler Var?

Bvlgari Allegra Insieme: Birlikte Olmanın Yansıması

Bvlgari Allegra Insieme: Birlikte Olmanın Yansıması

Bir Tılsımın Anatomisi

Bir Tılsımın Anatomisi

Ünlü Yıldızların Duyunca Şaşıracağınız Kaş Faciaları

Ünlü Yıldızların Duyunca Şaşıracağınız Kaş Faciaları