Pinacoteca di Brera, bu yıl Milano'nun ruhunu en yalın haliyle temsil eden isimlerden birine kapılarını açıyor: Giorgio Armani. Geçtiğimiz 4 Eylül'de hayata veda eden tasarımcının "Milano, Per Amore" sergisi, onun 50 yıllık yaratıcı yolculuğunu, Orta Çağ'dan 19. yüzyıla uzanan İtalyan başyapıtlarının arasında görünür kılıyor.

Raphael, Titian ve Caravaggio'nun eserleri arasında süzülen 120'den fazla siluet, modanın sanatla nasıl aynı dili konuşabileceğini hissettiriyor. Armani'nin işaret ettiği gibi, bir sergi egonun yansımasından ziyade geleceğe bırakılan eğitici ve kalıcı bir tanıklık.
Bu düşünceyle seçilen parçalar, onun terzilik anlayışını, ölçülü dekoratif yaklaşımını, nötr ama zengin renk paletini ve beklenmedik detaylara olan tutkusunu sergiliyor. Sessiz bir incelikle şekillenen bu siluetler, görünmez mankenler üzerinde adeta havada asılı kalarak, zarafeti gözle görülür bir harekete dönüştürüyor.
Pinacoteca'nın eğitim misyonu içinde modaya ilk kez yer verilmesi, bu sergiyi daha da özel kılıyor. Brera'nın yüzyıllardır barındırdığı sanat, araştırma ve yenilik geleneği, 11 Ocak 2026'ya kadar ziayrete açık olacak sergide Armani'nin zamansız yaratıcılığıyla birleşiyor.

Fotoğrafçılar @agnese_bedini ve @melaniadallegrave