GAME OF THRONES’UN İZİNDEKİ ÜLKE; HIRVATİSTAN

Dubrovnik, Split, Promosten ve başkenti Zagreb ayrıca Adriyatik sahilinden Dalmaçya kıyılarının güzelliği Orta Çağ’dan kalma esintileriyle Hırvatistan gidip görülecek yerlerden biri... Adriyatik’in incisi olarak bilinen Dubrovnik Hırvatistan’ın en bilinen şehirlerinden. Muhteşem bir “Stari Grad” yani eski şehir manzarası var. Split, Hırvatistan’ın en önemli liman şehri aynı zamanda mavi bayraklı plajları ile de ünlü. Primosten, Hırvatistan’ın dantel kıyılarındaki müthiş güzellikteki küçük kale şehirlerden biri. Zagreb, diğer şehirlere kıyasla tabii daha büyük. Geniş caddeleri, büyük park ve binaları ile daha ihtişamlı. Hırvatistan’ın doğal güzelliğini keşfeden Game of Thrones dizi ekibi de rotayı buraya çevirmiş ve birçok sahneyi burada çekmeye karar vermişler. Bu seyahat yazımızda sizinle ülkenin Game of Thrones sahnelerini paylaşırken, siz de bizimle birlikte Hırvatistan’ın peşinden gideceksiniz.

LOVRIJENAC KALESİ; THE RED KEEP

Lovrijenac şehir duvarlarının dışında, Old Town’ın batı tarafında yer alan kale, kente kimliğini kazandıran en görkemli yerlerinden biri... “Dubrovnik’in Cebelitarık’ı” ismiyle de anılan Lovrijenac Kalesi 37 metre yüksekliğindeki sarp bir kayanın üzerine ve çok stratejik bir konumda inşa edilmiş. Aynı zamanda sözlere tercüman olsun diye söylenmiş kalenin çıkış kapısında yazan “Dünyanın tüm altını bile olsa özgürlük satılamaz” diye ünlü bir yazıt da bulunur. Eski şehrin surları içinde kalan ticari ve yönetim merkezini denizden ve karadan yapılabilecek saldırılara karşı savunmak için yapılmış. 1038 yılında yapıldığı düşünülen kalenin en erken 1301 yılında da yazılı kayıtları bulunuyor. Ünlü dizi Game Of Thrones’un çekildiği, King’s Landing olarak kullanılan kale de burada yer alıyor. Ziyaretçilerin üzerinde yürüme fırsatı bulduğu surlar, muhteşem bir şehir ve deniz manzarası sunuyor. 2 kilometre yürüme alanına da sahip kalenin birçok yeri görülmeye değer.

STON, KING’S LANDİNG

Ston şehrindeki tarihi surların uzunluğu 7 kilometreyi buluyor. Surlar üzerinde 40 adet kule bulunuyor. Bu surların Çin Seddi’nden sonra en uzun surlar olduğu söyleniyor. Kral Landing olarak da Game of Thrones’un “Buz ve Ateşin Şarkısı” serisinin çekim yeri olarak kullanılan kale dizide Kral Landing ve Lennister ailesinin kalesi ve bir liman kenti olarak sahne alıyor. Bunun yanı sıra eski şehrin dar sokakları görkemli manzaraları ve şehrin dar sokakları da dizinin görkemini yaşatmak için kullanılmış. Şehir, o zamanlar çok değerli olan tuz yataklarını korumak için çok küçük olan Ston ve Malı Ston yerleşimini içine alan tepelere doğru duvarlar örmüşler. İsmi bu nedenle ‘Ston’ olmuş.

Şehre girerken bu duvarların görüntüsü çok etkileyici... Şehrin girişinde, 2000 yıllık tuz gölünü görüyorsunuz ama surlardan görünen tuz göllerinin manzarası daha güzel ve etkileyici... Şehir merkezlerinde eski kale ve kiliseler bulunuyor. Ston çok küçük bir şehir olmakla birlikte, kısa zamanda gezilebilecek bir yerleşim birimi...

SPLİT, MEEREEN’İN YER ALTI GEÇİTLERİ

Meereen sahneleriyle başlayan bu deneyim, Split şehrini turistik bir cennet yapan etkenlerin başında geliyor. Dizinin Deanery’nin kraliyet odası, kölelerin isyan sahnesi, Ejderhanın zindanı gibi birçok bölümün sahnelendiği, ayrıca Split sınırları içinde bulunan eski Osmanlı kalesi Klis de dizi tarafından set olarak kullanılıyor. Bir kapı Daenerys Targaryen’in ejderhalarını hapsettiği salona, bir diğeri isyancıların katliam yaptığı köşe başına çıkıyor. Tarihte bölgeye hâkim olmak isteyen her ordunun gözünü diktiği mevki, bugün Dioklesianus’un Sarayı gibi ‘Game of Thrones’ dizisinin set olarak kullandığı mekânlardan biri. Dizinin kahramanı, Daenerys Targaryen’in sarayının bulunduğu yer olaraksa Klis Kalesi kullanılmış.

Yüzyıllar boyu türlü işkenceye maruz kaldıktan sonra nihayet 1979 yılında UNESCO Dünya Mirası listesine dahil edilince kaderi değişen sarayın içinden geçen sokaklar, her köşesinde bir sürprizi barındırır ve bu vaziyette zamana meydan okumaya devam ediyor. Şehir, Dalmaçya kıyılarının en büyük şehri, Hırvatistan’ın ise Zegreb’ten sonra ikinci büyük şehri... Adriyatik Denizi’nin doğu kısmında küçük bir yarımada üzerine kurulan şehir en eski şehir olma özelliğini taşıyor. Şehirdeki en popüler yer olan Diokletian Sarayı dizinin mesken tuttuğu yerlerden biri... Roma İmparatorluğu tarihinde emekliye ayrılan tek imparator olarak kayda geçen Diokslesianus, inziva yılları için bir kölenin oğlu olarak doğduğu Salona şehri yakınlarındaki Spalatum’u seçmiş, ömrünün son altı senesini görkemli sarayında huzur içinde geçirmiş. Tahtı bırakmasının ardından Roma İmparatorluğu’nun kaçınılmaz biçimde yeniden iç savaşa sürüklenmesi üzerine kapısına gelip yeniden imparator olması için yalvaran senatörlere verdiği “Siz olsanız bu güzel bahçeyi bırakıp döner miydiniz?” cevabı meşhurdur.

KRKA NATIONAL PARK BATININ MANZARALARI

Krka National Park’ını çevreleyen bu nehir, Hırvatistan’ın en önemli milli parklarından birine ev sahipliği yapıyor ve batının en güzel manzaralarını sunuyor. Hırvatistan’ın yedinci ulusal parkı olan ve 1985 yılında milli park ilan edilen Krka Nehri Ulusal Parkı, bilimsel, kültürel, eğitsel, eğlence ve turizm faaliyetleri için tasarlanmış. Dizideyse, batı manzaraları yani batı toprakları Lennister Hanesi tarafından yönetiliyor. Targaryen fethinden önce, Kaya Krallığı olarak da bilinen bölge, tarihi geçmişiyle birlikte dizinin de faydalandığı yerler arasında...

SIBENIK BRAAVOS

Braavos ise Özgür Şehirler’in en büyüğü ve en güçlüsü... Dizide de tekrar tekrar kullanılan yerlerden biri... Essos kıtasının kuzeybatısında, Ürperen Deniz ve Dar Deniz’in birleştiği yerde, bir lagünün içinde konuşlanan şehrin güneybatısında Braavos Kumsalı olarak adlandırılan bir kara çizgisi bulunuyor. Braavos’un hükümdarı, şehrin gücü ve hazinesi denizden geldiği için Deniz Lordu olarak tanınıyor.