"Akşam ne yemek pişirsem?" sorusundan ilişki koçluğuna, hatta buluşma look kararına, bütçe hesaplamasından günlük dedikodu paylaşımına kadar hayatımızda olan ChatGPT, günümüzün en büyük fenomenlerinden biri. Peki, gerçekten teknoloji dünyasının parlayan yıldızı mı, yoksa abartılmış bir yalan mı?
Bilmediği yok diye düşündüğümüz bu yapay zekanın bizi verdiğimiz bilgiler kadar tanıdığını biliyor musunuz? Günlük sohbetler, fikir alışverişleri derken bir bakmışız, ChatGPT hayatımızın her alanında. Ama bu bilgilerin ileride karşımıza çıkma ihtimali de akıllarda soru işareti yaratıyor. Yalnızlık çeken birçok kişinin bir tuş uzağında olan bu "çokbilmiş" dost, her zaman doğru bilgi mi veriyor dersiniz? Hayır! Zaman zaman hatalı bilgiler de sunabiliyor ve ardından "Evet, haklısın, atlamışım..." diye düzeltiyor. Araştırmacı ruhlar bu detayları fark ediyor, ancak bilgiye hızla ulaşmak isteyenler yanlış bilgiyle yola devam edebiliyor.
Bunun için hemen rakamlara bakalım:
Bu rakamlarla "fenomen mi?" sorusunun cevabı için "Evet, hem de dünya çapında bir fenomen!" diyebiliriz...
Kullanıcıların yaklaşık %54'ü erkek, %46'sı kadın. 18–34 yaş grubu, toplam kullanıcıların %55'ini oluşturuyor. Özellikle 18–24 yaş arası üniversite öğrencileri için ChatGPT adeta bir "asistan" olmuş durumda (DemandSage). ABD'de gençlerin %58'i ChatGPT kullanıyor, 50 yaş üstü kullanıcı oranı ise %10 civarında (Pew Research). İlginç bir detay: ABD'de 13–17 yaş arası gençlerin %26'sı ödevlerinde ChatGPT kullanıyor. Bir yıl önce bu oran sadece %13'tü (NY Post).
Teknoloji hayatımızı hızlandırıyor, kabul. Ancak hızın yanında kontrolü de elden bırakmamak gerekiyor. Yapay zeka mükemmel değil; hatalar yapabilir. Bu yüzden bir checklist oluşturup ChatGPT'nin verdiği bilgileri farklı kaynaklardan doğrulamak şart. "Ben kimim ki, ChatGPT'yi kontrol edeyim?" diye düşünüyorsanız, işte asıl yanılgı bu! Özellikle akademik, sağlık veya finans gibi kritik konularda en az iki ek kaynaktan doğrulama yapmalısınız.
Geleceğin trendleri gösteriyor ki, ChatGPT sadece yazılı bir asistan olarak kalmayacak. Hologram versiyonu evimizde, işimizde bize eşlik ederse şaşırır mısınız? Sam Altman'a göre (OpenAI CEO'su), gençler ChatGPT'yi daha yaratıcı işler için, orta yaş grubu ise verimlilik için kullanıyor. Ama bir tehlike var: ABD merkezli Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nün (MIT) araştırmasına göre yoğun kullanıcılar daha yalnız hissedebiliyor. Ayrıca Yoğun kullanımının öğrenme becerilerinde düşüşe ve bilişsel gerilemeye neden olabileceğini ortaya koydu (The Guardian).
Cevap hem net hem karmaşık: ChatGPT kesinlikle bir fenomen, ancak "yalan" kısmı da şu: Onu sorgulamadan, doğrulamadan körü körüne kullanmak büyük bir hata. Doğru ellerde inanılmaz bir güç, yanlış ellerde ise bilgi kirliliği.
Yapılan araştırmalar, yalnız olan birçok kişinin mesajlaşmak için bu sanal arkadaşı benimsediğini gösteriyor. Akıllara hemen ünlü Netflix dizisi Cassandra gelmiyor değil! Hepimizin bir gün ChatGPT hologramının gerçeğe dönüşüp evde, işte, okulda, hatta özel hayatımızda bize eşlik ettiğini düşünsenize... Ardından da hayatlarımızı ele geçirir mi, ne dersiniz? Elektronik ayak izimiz ne kadar fazlaysa, bizi keşfetmesi de bir o kadar muhtemel! Üstelik etkisi altına girmemek de elde değil; kan değerlerini veriyorsun, sana özel beslenme ve spor programı hazırlıyor. Çalışma düzenini planlıyor, karmaşık problemleri çözüyor, fikir ve öneriler sunuyor... Gelecek bize neler gösterir bilinmez ama dijital ayak izimize eklenen bu yazı, bakalım geleceğe bir pencere mi açacak, yoksa birkaç yıl içinde tamamen cringe mi kalacak? Bekleyip görelim...
Fotoğraflar: iStock, Netflix Press