Roberto Bravo x Emel Ayaydın

Mücevherin, stili kişiselleştirerek güçlendiren; feminen bir dokunuş olduğunu ifade eden Emel Ayaydın, Roberto Bravo tasarımlarıyla objektifimizin karşısına geçti. Taktığı tüm mücevherlerin ayrı bir hikayesi olduğunu belirten Ayaydın, kullandığı tüm tasarımlara özel olarak bağlı olduğunu söylüyor. Ayaydın'ın stilini keşfederken mücevher tutkusuna da ortak oluyoruz.

Giyim tarzı çoğu zaman kişiliğimizi ve duruşumuzu yansıtır. Bu açıdan kendi tarzınızı nasıl tarif edersiniz?

Gündelik hayatımda sıklıkla blazer-pantolon takımlar, ipek bluz ve gömlekler, uçuş uçuş ipek şifon elbiseler, şık eşofman takımlar kullanıyorum. Her biri kişisel stilimi ve hayatı ele alış biçimimi yansıtan, sevdiğim parçalar.

Stilinizi oluştururken nelerden ilham alırsınız?

Kendimi içinde rahat ve şık hissettiğim, bulunduğum her ortama uygun olabilecek, birbirleriyle uyumlu şekilde kombin yapabileceğim trend parçalar ile, uzun yıllar hiç sıkılmadan zevkle kullanabileceğim zamansız yatırım parçalarını birlikte kullanmayı tercih ediyorum. 20 yaşındaki kızım Yağmur'un da gardırobumdaki parçaları beğenerek ödünç alması beni ayrıca mutlu ediyor. Melania Trump, Celine Dion, Sarah Jessica Parker'ın her daim stilini beğeniyorum.

Gardırobunuzun vazgeçilmez üç parçasını sorsak.

Siyah ceket ve tül etek, siyah midi ipek kadife elbise, siyah oversize deri blazer.

Sizce her kadının mutlaka sahip olması gereken zamansız parçalar neler?

Her kadının dolabında kalıbı, dikişi ve kumaşı iyi olan siyah blazer, siyah bir kokteyl elbisesi, beyaz gömlek ve mükemmel kalıplı bir jean olmalı.

Mücevherle olan ilişkinizi nasıl tanımlarsınız?

Kullandığım parçaların hepsine duygusal olarak çok bağlıyım çünkü hepsinin de ayrı ayrı temsil ettiği bir hikayesi var. Annemden hatıra olan, çocuklarımızın doğum hikayesini anımsatan; bir diğeri eşim ile hayatımızı birleştirdiğimiz anın temsilcisi, bir başkası kendimi motive etmek, ödüllendirmek istediğim bir günü hatırlatan, benim için ayrı değeri ve manevi anlamı olan mücevherler.

Mücevherler başlı başına bir stili belirliyor. Sizin stilinizde mücevher nasıl bir yer kaplıyor?

Mücevheri stilimi kişiselleştirerek güçlendiren; feminen bir dokunuş ile tamamlayan bir parça olarak görüyorum. Mücevherler de aynı kıyafetlerimiz gibi bizi yansıtan, bizi ifade eden çok özel parçalar. Ayrıca hepsi birer sanat eseri gibi hayatınıza estetik değer katan, doğadan gelen, doğanın zenginliğini, güzelliğini kişiye yansıtan parçalar. Mücevherlerin ve bazı özel doğal taşların negatif enerjiyi bertaraf ettiğine inanıyorum.

Hangi değerli taşlar stilinizde yer alıyor?

Emerald kesim tasarımlar, briolet kesim küpe ve zincirler; pırlantanın, aquamarine, ametist, kahverengi elmas, firuze, topaz gibi yarı değerli doğal taşlarla kullanıldığı tasarımlar, beni yansıtan ve stilimi tamamlamak için tercih ettiğim ürünler.

Hiç çıkarmadığınız, enerjisiyle bütünleştiğiniz bir mücevheriniz var mı?

Eşimin 25 sene önce evlenme teklifi ederken parmağıma taktığı söz yüzüğümüz. Birbirimize verdiğimiz hayat boyu beraberlik ve mutluluk sözünün nişanı. Mutluluğun ve sonsuzluğun sembolü benim için.

Mücevheri en güzel taşıyan kadınlar sizce kimler? Bir isim verecek olsanız kimi söylerdiniz?

Tek bir isim vermem istenirse Sophia Loren; 86 yaşında olmasına rağmen en iddialı mücevherleri büyük bir ihtişamla taşıyor. Elizabeth Taylor, Cara Delevingne, Zendaya da mücevherleri taşıma ve kullanma şeklini çok beğendiğim isimlerden...

Roberto Bravo tasarımlarıyla objektiflerimize poz verdiniz. Bu tasarımlarda sizi etkileyen şeyler nelerdi? Tasarımlar arasında favoriniz hangisi oldu?

Roberto Bravo her kadının kendi stilini tamamlayıp, zenginleştirip güçlendirebileceği çok geniş ve zengin bir koleksiyon hazırlamış. Taş kalitesi ve berraklığının yanı sıra, usta el işçiliğinden, tasarımların çeşitliliği ve özgünlüğünden çok etkilendim. Koleksiyondaki parçalar birbirleriyle de çok güzel kombin yapılabiliyor. Koleksiyon sizin yaratıcılığınızı ve hayal gücünüzü harekete geçirip görsel bir şölene dönüşüyor. Roberto Bravo en değerli taşları, kullanışlı tasarımlarla bir araya getirerek hayatın içine katmış. Üç sıra zincirden oluşan ve drop kesim zümrüt ile tamamlanan gerdanlık en etkilendiğim parça oldu. Bu parçanın kadının saflığını, gücünü, üretkenliğini, güzelliğini ve derinliğini yansıttığını düşünüyorum.

Çekimde size eşlik eden koleksiyonun stilini hangi kelimelerle tanımlarsınız?

Bütün olarak oldukça feminen bir stile sahip olan koleksiyon, değerli taşların günlük hayatta da kullanılabilmesini sağlayan modern ve şık parçalar sunuyor. İncili tasarımlar ise barok dönemi anımsatan ipek tafta kumaşları ve feminen bel vurgusunu ortaya çıkaran kabarık etekli elbiseleri tamamlayacak parçalar.

Mücevher, bir şehir olsaydı. O şehir hangisi olurdu?

Kendine has dokusu ile çok katmanlı kültür mozaiğini yansıtan; Boğaziçi'ni çeviren Avrupa ve Asya kıtalarını, tıpkı zarif birer kolye takmış şık bir kadın gibi birleştiren İstanbul olurdu bana göre.

Gün içerisinde sizi en çok mutlu eden anlar neler? Gün boyu neler yapmaktan hoşlanırsınız?

Akşam olup da başınızı sağlık ve huzurla yastığa koyduğunuz o an... İyilik yaptığınız, ihtiyacı olan birine yardım ettiğiniz, varlığınızla birilerini iyi hissettirdiğiniz, gülümsettiğiniz anlar beni en çok mutlu eden anlar. Yürüyüş yapmak, kitap okumak, Doruk'un basketbol maçlarını izlemek, Yağmur'un proje sunumlarını izlemek, sanat seminerlerine ve söyleşilerine katılmak, yakın dostlarımla kahve molası vermek, çeviri denemeleri yapmak en çok keyif aldığım şeyler.

Aile yaşamıyla örnek çiftlerden birisiniz. Aile yaşamında mutluluğun formülü sizce ne?

Aile hayatında denge unsuruna inanıyorum. Çocukların istek ve ihtiyaçlarına birlikte sevgi ve ilgiyle karşılık vermek, eşler olarak birbirimize vakit ayırabilmek ve o zamanı keyifli bir biçimde geçirebilmek, fiziksel ve zihinsel açıdan rahatlayabilmek için zaman yaratabilmek çok önemli.

Yağmur isminde bir kızınız, Doruk isminde bir oğlunuz var. Onlara gelecekle ilgili bir öğüt vermek isterseniz bu ne olurdu?

Sevmenin sevilmenin, mutlu olmanın önemini bilen, sorumluluk sahibi, karşılaştığı zorluklar karşısında yılmayan, kendinden emin, gerektiği noktada sorgulamayı bilen, dünyayı merak eden, okumayı seven, açık fikirli biri olmalarını öğütlerim.

Bu yaz için planlarınız neler?

Yazın büyük bölümünü Bodrum'da geçireceğiz ama Marmaris'in denizini çok sevdiğimiz için sık sık Marmaris'e de geçmeyi planlıyoruz. Her yaz yaptığımız gibi bu yaz da en sevdiğimiz şehirlerden biri olan Los Angeles seyahatimizi de şimdiden planladık.