24 Nisan'daki Akrep Burcu Dolunayında Burçları Neler Bekliyor?
10 dakika okunma süresi
Pandemi sebebiyle içinde bulunduğumuz zorlu zamanların ardından hepimiz artık vaktimizin büyük bir kısmını evlerimizde geçiriyoruz. En azından yakın bir zamana kadar durum böyleydi. Virüs aylarca evlerinde kapalı kalan insanlarda yeni bir talep yarattı ve insanlar ne olursa olsun evlerinin daha yaşanılası bir mekan olması konusunda hem fikir oldular. Yıllardır görmezden geldiğimiz küçük sıkıntılar birdenbire, şimdi düzeltilmesi gereken büyük problemler halini aldı. Hal böyle olunca ekonomik anlamda pek çok sektörün zora girdiği bu dönemde durumdan en çok kazanç ile çıkan yer 'evlerimiz' oldu. Peki bu süreçte evlerimizde ne gibi trendler değişmeye başladı hiç düşündünüz mü? Hadi gelin pandemi sonrası biz farkında olmadan değişen tasarım trendlerine şöyle bir göz atalım...
1. Yeni ofisimiz evlerimiz!
Aslında freelance çalışanların uzun süredir alışık olduğu evden çalışma durumu pandemi sonrasında herkesin yapmak zorunda olduğu bir mecburiyet haline gelince eve iş götürülmez algısı da ortadan kalkmış oldu ve aslında pek çok büyük şirket, çalışanlarının evden çalışarak daha verimli olabileceğini, böylelikle ofis maliyetlerinin de azalacağını fark etti. Ayrıca firmalar için lokasyondan bağımsız alınan iş başvuruları yetenek avcılığı için çok daha verimli bir yöntemdi. Bu durumun evlerimize yansıması ise salonlarda veya yatak odalarında boş olan köşemiz neredeyse orada kendimize ait bir çalışma alanı oluşturmamızla sonuçlandı. Minimal fazla yer kaplamayan çalışma masaları, rahat bir sandalye, okuma ışığı veya şık bir abajur artık hepimizin ihtiyacı...
2. Daha az tüket ve lokal olanı seç!
Evlerde kaldığımız süreçte hepimiz anladık ki artık daha az tüketerek yaşamak mümkün ve sokağa çıkmadığımız süre zarfında ne giyeceğimiz değil üzerinde her gün oturacağımız koltuğumuz çok daha önemliydi. Yaşam alanımızda kalabalık seçimlerden uzak kalmak, daha az ve sakin bir yaklaşım benimsemek dekorasyonun yanı sıra yeme-içme alışkanlıklarımızda ve gardroplarımızda da aynı yaklaşıma yönelmemize yol açtı. Hepimiz seri üretim çılgınlığına kapılıp online alışverişten aklımıza gelen her şeyi alırken artık aldığımız şeye gerçekten ihtiyacımız var mı? diye sorguladığımız bir döneme geçiyoruz. Hayatımızda önem kazanan 'Eco Friendly' kelimesi ile artık, çevreye duyarlı, az tüketen, daha doğal, ulaşılabilir ve sağlıklı seçimler yapıyoruz. Bu konuda ilham almak isterseniz son dönemde influencer Gamze Biran'ın yaptığı paylaşımlar bana oldukça ilham veriyor.
3. Yeşili takip et!
Evlerden çıkamadığımız dönemde en özlediğimiz şey doya doya dışarı çıkıp temiz havada yürüyüş yapmak olmadı mı? Eğer bahçeniz yoksa siz de evinizi daha ferah, doğayla iç içe, naturel malzemelerle ve bitkilerle dolu şekilde yeniden dekore etmek istemediniz mi? Bilinçaltımız bizlere gösteriyor ki toprak ve bej tonları ile yeşilin her tonu artık evlerimizde daha çok tercih edilen renkler olacak. Bu sebeple bu dinlendirici renk tonlarına özellikle yatak odalarında yer vermenizde fayda var... Bir de bitkilerle kendi küçük bahçenizi yaratmayı unutmayın tabi...
4. Evde akıllı sistemlerin şimdi tam zamanı.
Google Home, Alexa gibi akıllı ev sistemleri ve evlerde ses kontrolü aslında evlerimize yavaş yavaş girmekte olan bir trend. Hijyenimize daha çok dikkat ettiğimiz ve artık yüzeylere dokunmaktan çekindiğimiz yeni dönemde çok daha kullanışlı bir hale gelebilir. Kalabalık ortamlarda herkes tarafından kullanılan asansör gibi yerlerde, veya bakıma muhtaç yaşlı kişilerin evlerinde ses kontrolü ve akıllı ev çözümleri gelecekte hayati önem kazanacağa benziyor.
5. Daha fazla depolama alanına ihtiyaç var...
Hepimiz son zamanlarda daha çok online alışveriş yapmıyor muyuz? Yaşadığımız süreç gösterdi ki artık evlerimizde gelen kargo kutularına ve poşetlerine ayırmamız gereken çok daha fazla depolama alanına ihtiyacımız var. Özellikle kapıda el değmeden teslim edilen pek çok paketi almamız için evlerimizin giriş alanları daha farklı bir tasarım ve öneme kavuşur mu? Sanırım gelecek bize gösterecek ki küçük veya büyük ev fark etmez, evlerimizde daha büyük bir karşılama alanı ve sadece gıda, kıyafet için değil 'enerji' anlamında kendine yeterlilik konusunda da fonksiyonel depolama alanlarımız olacak.