Gözlerimizin önünde büyüdü, serpildi ve alımlı bir genç kıza dönüştü Aslışah Alkoçlar. Güzelliği herkesin malumu ama o bundan çok daha fazlası. Karşımızda kendinden emin, çalışkan ve başarılı bir genç kadın var.

Röportaj: Lara MUTLU

Fotoğraflar: Zeynel Abidin AĞGÜL

Styling: Şeyda SÖZÜER

Saç: İsmail İNAN

Makyaj: Selen KARABULUT

Styling asistanı: Övgü ÇOBAN, Safiye KAPTANOĞLU

Fotoğraf asistanı: Hüseyin Rahmi AĞGÜL

Video: Onur ATICI

Okuduğu her okuldan başarı dereceleriyle mezun olan Aslışah Alkoçlar, iki tutkusu olan sporu ve yemeği bir araya getireceği yeni bir projenin heyecanını yaşıyor. Kendine daima hedefler koyan ve hedeflerine ulaşmak için hiç pes etmeden çok çalışan Alkoçlar, Zeynel Abidin’in objektifine poz verirken de her zamanki gibi kararlı ve kendinden emindi.

Şu an gündeminde ne var?

Çok yoğun ama galiba hayatımın en heyecanlı dönemini yaşıyorum. Beni tanıyan herkes, spor yapmayı ne kadar sevdiğimi bilir. Bir yıl boyunca da profesyonel aşçılık eğitimi aldım. Ben de bu iki özelliğimi aynı çatı altında birleştirecek bir proje yapıyorum şu an. Adı, Balance Box. Gurme ve kişiye özel hazırlanan sağlıklı yemek paketleri. Çok yakında hizmete başlayacak. Doğru beslenerek ve spor yaparak fit olmayı alışkanlık haline getirecek bir konsept.

Nasıl bir eğitim aldın?

Londra’da King’s College’da dört yıl ‘Business Management’ okudum. Okulumu ‘First Honor Degree’ ile bitirdim. Daha sonra Instituto Marangoni’de, ‘Contemporary Fashion Buying’ eğitimi aldım ve onu da ‘Master Degree’ ile tamamladım. İstanbul’a döner dönmez, Mutfak Sanatları Akademisi’nde profesyonel aşçılık eğitimi aldım. Şimdi ise Marmara Üniversitesi’nde lisanslı ‘Health Coach Certification Programme’ eğitimine devam ediyorum. Ayrıca Herkes İçin Spor Federasyonu’nun birinci kademe wellness eğitmenlik derslerine katılıyorum.

24 saat boyunca neler yiyorsun?

Çok dengeli beslenirim. Genelde güne kahve ile başlarım ve sonra bir muz yerim. Ardından hemen spora giderim. Spordan sonra protein almak için mutlaka omlet yerim. Öğle yemeklerinde tavuk, hindi ya da proteini olan bir salata yerim. Akşamüstleri canım tatlı çekiyor. Ben de ya hurma yiyorum ya da evde kendime enerji topları hazırlıyorum. Saat 19.00’dan sonra hiçbir şey yememeye dikkat ediyorum. Ayrıca 16.00’dan sonra da çiğ bir şey yememeye özen gösteriyorum. Tabii ki, arada kaçamaklarım oluyor. Kendimi çok fazla kısıtlamıyorum. Vücudumu dinliyorum ve ertesi gün dikkat ediyorum. Hayat, hep doğru dengeyi bulmaktır bence.

Mutfakla aran hep böyle iyi miydi?

Bundan iki yıl öncesine kadar omlet dahi yapamazdım. Mutfakla aram hiç iyi değildi. Londra’da okurken annemi arayıp, “Zeytinyağlı nasıl yapabilirim?” diye sorardım. Ama nereden nereye... Şu an her çeşit yemeği yapabiliyorum ve yemek yapmayı çok seviyorum. MSA, bana çok şey kattı. Yemek yapmanın temel teknikleri dışında; hangi besinlerin birbirine yakıştıkları ve tabak sunumu gibi...

RÖPORTAJIN TAMAMI BU HAFTA ALEM'DE.