Son birkaç haftadır kliniğime gelen hastalarımın hepsi kömür karası. Yüzleri, dekolteleri yanık içinde; soyuluyorlar. Sanırım, "Bu yaz cildimize nasıl bakarız? Deniz, kum ve güneşin keyfine varırken nasıl en az hasarla yazı atlatırız?" gibi soruların cevaplarının üstünden bir kez daha geçmek gerekecek.
Konuyu nereye bağlayacağımı tahmin ettiniz: Güneş kremi. Sizlere bunu hatırlatmak zorundayım. Çünkü yasaklar gevşer gevşemez yarın yokmuşçasına güneşleniyoruz. Sekiz saat kalkmadan güneşin altında yatan hastalarım var. UV ışınlarının zararlarını kısaca özetlersek: Kanser, kırışıklık, leke ve cilt kuruluğu. Bu yan etkilerin tamamı, uygun güneş kremi kullanımı sonrası oldukça düşüyor. Günde en az iki kere güneş kremi kullanmayı ihmal etmeyin. Denize girmeden yarım saat evvel mutlaka kreminizi uygulayın. Havuza girip çıktıkça, terledikçe kremi yenileyin. Şapka ve güneş gözlüğü kullanmayı da ihmal etmeyin.
Yazın sıcaklar arttıkça cilt altından su kaybımız artıyor yani dehidrate oluyoruz. Bunu ne kadar doğru bir şekilde yerine koyabilirsek cildimiz o kadar parlak, canlı ve sağlıklı duruyor. Şunu iyi biliyoruz: Kalın, nemli bir cilt, ince ve kuru bir cilde göre daha sağlıklı gözüküyor. Günlük su tüketimini yeterince almanın yanında kuruluğa karşı ekstradan yapmanızı istediğim şeyler var. Mutlaka düzenli nemlendirici kullanmak, yılda iki kere cildin nemini artırıcı vitamin uygulamaları yaptırmak ve içilebilir güneş kremi olarak bilinen sıvı kollajen tüketmek. Yoğun kahve tüketiminin ve alkolün cildin altındaki suyun atılmasını sağladığını unutmayın. Suyu su olarak tüketin!
Özellikle yoğun soyucu ürünler, hassas ciltleri yaz mevsiminde lekelenmeye açık hale getirebiliyor. Bu tarz ürünleri profesyonellere danışmadan kullanmamak gerekiyor.
Hastalarım her ne kadar botoks tedavisini kaşı, gözü aydınlık olsun diye yaptırmak istese de botulinum toksin tedavisinin asıl kullanım amacı anti-aging tedavileridir. Güneşli ortamlarda ister istemez gözümüzü kısmaya, kaşlarımızı çatmaya başlarız. Botoks uygulaması, bu mimiklerin gücünü azaltarak yeni oluşacak kırışıkları azaltır.
Yaz-kış demeden cildimiz uykuda tamir oluyor. Uzmanlar yedi-sekiz saatin altında uyuduğumuz zaman tamir mekanizmalarının yetersiz kaldığını belirtiyor. Kısaca uyku cilt güzelliğimiz için çok önemli bir unsur.